İçeriğe geç

Trafik Kazası Mağdurları ve Yakınlarının Hakları Nelerdir?

Trafik Kazası Mağdurları ve Yakınlarının Hakları Nelerdir?
Günümüzde artan araç ve araç sahibi sayısı beraberinde trafik kazalarını da gündeme getirmektedir. Trafik kazaları beraberinde yaralanmaları getirebileceği gibi ölümleri de getirebilmektedir. Yaralanmalı ve ölümlü trafik kazalarının öznesi olan mağdurlar ve bunların yakınlarını ise uzun ve meşakkatli bir süreç beklemektedir. Böyle bir durumda trafik kazası mağdurları ve yakınlarının sahip oldukları hakları bilmeleri ve hukuki bir destek almaları sürecin daha hızlı ilerlemesine katkıda bulunacaktır. Dolayısıyla trafik kazası mağdurlarının ve yakınlarının sahip olduğu hakların bilinmesi son derece önemlidir. Bu makalemizde trafik kazası mağdurları ve yakınlarının haklarının neler olduğuna değineceğiz.
Trafik Kazası Nedir?
Trafik kazasının birçok tanımı olmakla birlikte Karayolları Trafik Kanunu bizim için ilgili tanımı yasal bir zemine oturtmuştur. Karayolu üzerinde hareket halinde olan bir veya birden fazla aracın karıştığı ölüm, yaralanma ve zararla sonuçlanmış olan olayı trafik kazası olarak tanımlana gelmektedir.
Mağdurun Hakları
​Mağdurun haklarına göz atmak için öncelikle Karayolları Trafik Kanunu m.85’e göz atmak gerekir. “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” denilerek sorumluluk alanı belirlenmiştir. Mağdurun haklarından en önemlilerinden biri de tazminat isteme hakkıdır. Trafik kazalarından kaynaklı olarak mağdur olan kişinin maddi ve manevi tazminat isteme hakkı vardır. Mağdur hayatta olduğu takdirde ilgili tazminat istemlerini bizzat kendi isteyebileceği gibi ölmüş olduğu takdirde yakınları da maddi ve manevi tazminat isteminde bulunabilecektir. Maddi ve manevi tazminat hakkı Türk Borçlar Kanunu’ndan kaynaklanan bir bir hak çeşidi olarak karşımıza çıkmaktadır. Hâkim, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirler. Tazminatın irat biçiminde ödenmesine hükmedilirse, borçlu güvence göstermekle yükümlüdür.
Zarar gören, zararı doğuran fiile razı olmuş veya zararın doğmasında ya da artmasında etkili olmuş yahut tazminat yükümlüsünün durumunu ağırlaştırmış ise hâkim, tazminatı indirebilir veya tamamen kaldırabilir. Zarara hafif kusuruyla sebep olan tazminat yükümlüsü, tazminatı ödediğinde yoksulluğa düşecek olur ve hakkaniyet de gerektirirse hâkim, tazminatı indirebilir.
Mağdur ve Yakınlarının Manevi Tazminat İsteme Hakkı
Hâkim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir. Ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.
Ölüm ve Bedensel Zarar Hali
Ölüm hâlinde uğranılan zararlar özellikle şunlardır: 1. Cenaze giderleri. 2. Ölüm hemen gerçekleşmemişse tedavi giderleri ile çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar. 3. Ölenin desteğinden yoksun kalan kişilerin bu sebeple uğradıkları kayıplar nedeniyle tazminat istenebilir.
Bedensel zararlar özellikle şunlardır: 1. Tedavi giderleri. 2. Kazanç kaybı. 3. Çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar. 4. Ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar nedeniyle tazminat istenebilmektedir.
Mağdurun ölmüş olması tazminat hakkını ortadan kaldırmaz. Zira ölen kişinin yakınları maddi ve manevi tazminat isteminde bulunabilecektir. Yakınlık kavramı ile mirasçılık kavramının karıştırılmaması gerekir. Örneğin ölenin nişanlısı da söz konusu tazminatları talep etme hakkına sahiptir.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir